kebapçı kadir
Siyasi Osman Bey

“Gı bu ne?”…

Hafız Dede kebap yapmayı Isparta’da yaşayan Rumlardan öğrenmiş. 1851 yılında Kebapçılar Arastası’nda kendi dükkanını açmış. Dükkanda masa yokmuş, yemek, sini denen tablalarda, yere oturarak yenmekteymiş, beş tane tabla varmış. Hafız Dede her gün sırtına aldığı 4 erkeçi sabah namazından sonra fırına atar, öğleyin de satar bitirirmiş. (Erkeç: İki yaşındaki oğlağın hadım edilmişi. Erkeç eti yumuşak olur ve üzerinde keçi kokusu olmaz.)

Hafız Dede ölünce yerine oğlu Siyasi Osman geçmiş. Siyasi Osman, Isparta’nın Süleyman Demirel’den sonra en tanınmış siyasetçisi. Gündoğdu kahvesinde siyasi nutuklar atan, koyu Atatürkçü bir zatmış. O kahvede sadece siyasi konuşmalar yapılmaz, komik olaylar da yaşanırmış. Birini aktaralım: Günün birinde kahveye zam gelince, bunu müşterileri kırmadan nasıl yansıtacağını düşünen kahveci kimse gelmeden duvara yöresel ağızla bir yazı asmış: ”Kahve Yemen’den gelir yolu ırak, 5 para yetmeyo 10 para bırak.” Bunu okuyan müşterilerden biri cevap yazmış: ”Kahve Yemen’den gelir yolu sapa, 5 para yetmeyosa sen bu gaveyi gapa.”

Siyasi Osman ölünce oğlu Kadir Açıkalın işi devam ettirmiş. Dükkanın adı bu dönemde Kadir’in Pide ve Kebap Salonu konmuş. İlk levha da bu dönem asılmış. O zamana kadar isimsizmiş. Daha sonra da bugünkü işletmeci, dördüncü kuşak Hüseyin Açıkalın bayrağı devralmış.

İlk dükkan 1996’da istimlak sonucu yıkılınca bugünkü yerlerine taşınmışlar. Bu yeni dükkanda lokantanın ismini Kebapçı Kadir olarak değiştirmişler. Hüseyin Bey dükkanı büyütüp genişletmiş ve tüm Türkiye’ye, hatta yurtdışına Kebapçı Kadir adını duyurmuş. Bazı tur şirketleri ile anlaşarak hem bölgedeki tarihi ve doğal güzellikleri gezdiriyor, hem de kebabından tattırıyor.

Kebap fırınında bir yıl kurutulmuş meşe odunu kullanılıyor. Ocağı yakarken is yapmasın diye kibrit dahi kullanmıyor, odunu kağıtla tutuşturuyorlar. Kebap kuzu, erkeç ve oğlağın sadece kaburgalarından yapılıyor. Kaburga şişe takılarak fırına, bakır tavaların içine diziliyor, zararlı yağlar tavaya akıyor. Bu bakır kapların içine eti yumuşatması için su konarak 3.5 saat pişiriliyor ve  % 50 fire veriyor. Kebabın yanında mersin dalı, üzüm ve karanfilden yapılan üzüm şırası içilmesi adet olmuş. Isparta’ya özgü Kabune pilavı menünün önemli bir parçası. Genellikle düğünlerde yapılırmış, bu pilavın bir hikayesi de var: Gelin kaynana gezmeye gider, akşama biraz geç kalırlar, kaynana yemek yok diye telaşlanır. Gelin bir gün önceden kalan etli nohut yemeğine soğan doğrar, et suyu koyar, üzerine pirinç koyar ve saç ayağında asma çırpısıyla hızlıca pişirir. Kayınpeder yemeğin kapağını kaldırıp: “Gı bu ne?” der. Bu cümle zamanla ‘kabune’ye dönüşür.

Tatlı olarak çakal helvası ve tosmankara helvası yöresel tatlar olarak mönüde mevcut. Kebabın elle yenmesi tavsiye ediliyor.

Hüseyin Bey eğitime çok önem veren bir işletmeci. Zaman zaman personeline dil, davranış ve servis kursu vermesi için özel eğitici getirtiyor.

Servis sabah 7.00’de çorba, kahvaltı ve  Isparta’nın meşhur top tarhanası ile başlıyor. Öğle servisine kebabın yanı sıra pide, döner, şiş köfte var. Gece 01.00’e kadar açık.

Adres:

Kebapçılar Arastası No: 8 Isparta

Tel: 0 246 2182460

www.kebapcikadir.com.tr

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here