beyti

Bir yemeğe adını vermiş bir usta: Beyti…

Güler ailesi 1934 yılında Kırım’dan göç etmiş. Bakkallık ve fırıncılık yapan baba Abdulmuttalip Güler işleri bozulunca 1945 yılında 4 masa ve 20 sandalyeli bir lokanta açmış. Başlangıçta kuru fasulye, pilav satarken zamanla köfte ve ızgara et yapmaya başlamışlar. Başlangıçta günlük 2 kilo et işleniyormuş. Birinci kuralları, temizlik ve müşteriye güler yüzlü hizmet etmek olmuş. Zamanla işler artmış ve kasapların bulunduğu meydanda daha büyük bir dükkâna taşınmışlar. O bölgede neredeyse 30 kasap varmış. Beyti Güler etle ilgili her şeyi bu kasaplardan öğrenmiş.1950’lere gelindiğinde Beyti oldukça ünlenmiş. Beyti’nin tanınmasında dönemin ünlü gazetecilerinin de payı varmış: Burhan Felek ve Ahmet Emin Yalman, Beyti üzerine yazan ilk iki gazeteci olmuşlar.

Beyti, Celal Bayar Cumhurbaşkanı iken Florya Köşkü’ne hizmet vermiş. Restaurantlarında İsmet İnönü’yü de konuk etmişler. Fatin Rüştü Zorlu’nun organize ettiği Nato toplantılarında, Dolmabahçe Sarayı’nda ağırlanan 600 kişiye altın sofra takımlarının eşliğinde servis sunmuşlar. Dünya Basın Birliği yemeği, Pan-Am servisi, İran Havayollarına catering hizmeti, Türk Hava Yolları’nın, Yeşilköy merkez Frankfurt, Roma, Beyrut, Tahran ve Karaçi seferlerine catering hizmeti o yıllarda Beyti’nin tüm dünyada tanınmasını sağlamış.1965 yılında New York Herald Tribune, Beyti Güler’in hayatını ve Beyti’nin işletme sırları ile lezzetini konu alan bir yazı yayınlamış. İstanbul’un seçkin aileleri için kaliteli, seçkin bir yer ve lezzetli yiyecek denince ilk akla gelenlerden biri Beyti olmuş. Dünya çapında birçok firmadan ve yerli yabancı birçok basın yayın kuruluşundan ödüller almışlar.

Arthur Miller, Danny Kaye, Jimmy Carter, Sylvie Vartan, Richard Nixon, Jacque Chirac, Johnny Hallyday, Süleyman Demirel, Mihail Gorbaçov, Beyti’nin seçkin müşterilerinden sadece bir kaçı. Beyti Et Lokantası bugün Florya’da, 3 katlı, 3000 metrekare kullanım alanlı binada, 8’inde devamlı hizmet verilen, 2’si özel kullanım amaçlı 11 salon, 3 terastan ve aynı anda 450 kişiye hizmet verebilen 5 mutfaktan oluşuyor. Lobi bölümündeki küçük müzede dünyanın dört bir tarafından gelen ziyaretçilerin hediyeleri sergileniyor. Tüm salonların duvarlarında ise burada yemek yiyen devlet adamlarının, sanatçıların resimleri var.

Eti hala Beyti Güler’in kendisi, bildiği belirli kasaplardan alıyor. Beyti Güler ete aşık bir insan. Gazete ve dergilerde et hakkında bildiklerini anlatmaktan kaçınmıyor. Bu da Beyti’nin bilinirliğini arttırıyor. ”Et sosla servis edilmez” en önemli kuralı. Ete hardaldan başka bir şey kullanmıyormuş. Beyti’de ayda 30-40 kilo kahve, günde 350-400 kilo et tüketiliyormuş. Şimdilerde istediği kalitede et bulmakta zorlanıyormuş. Hatta bir ara kendi çiftliğini kurmayı düşünmüş ancak ekonomik çalkantılar sebebiyle bu hayali gerçekleşmemiş.

Beyti de hijyen ve tazelik çok önemli. Bunu şirketin şu uygulamasından da anlayabilirsiniz: Çalışanlar her gün giydiği kıyafeti çıkarıp kirliye atıyor, ertesi gün geldiğinde temizini giyiyor. Bütün sofra takımları akşam toplanıyor, hepsi yıkanmaya gidiyor. Müşteri oturmadı, kirlenmedi yok. Beyti Güler bu temizlik alışkanlığını annesinden almış. Annesi gömleğini o mütevazı koşullarda bile günde iki kere değiştirirmiş. Beyti’nin kendi adını taşıyan Beyti kebabı kuzu kontrfilesi içine, kuzu bonfile konarak yapılıyor. Bu kebabı ülkenin birçok lokantasında bu adla ama farklı formatlarda görmek mümkün. Beyti Güler’in oğulları Cüneyt ve Ahmet Beyler de babalarının yanında bu işi devam ettirmek üzere bu vizyonu öğreniyorlar.

Orman sok. No: 8 Florya İstanbul

Tel: 0 212 6632990

www.beyti.com

KaydetKaydet

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here